1927-1928 öğrenim yılında ilk defa Yüksek Mühendis Mektebi’ne kız öğrenci alınacağı haberini tesadüfen duyan Sabiha Rıfat Gürayman, kız arkadaşı Melek Ertuğ ile birlikte çok zorluklarla mektebe kayıt yaptırmayı başarmışdır. Yüksek Mühendis Mektebi’nin ilk kız öğrencilerden biri olduğu için kendisine dikkatle, merakla bakan gözlere aldırmadan okuluna devam etmiştir.
Sabiha Rıfat Gürayman, bir asker çocuğuydu ve babasının görev yerinin sürekli değişmesi nedeni ile çok zorluklar yaşamış ama kararlılığından hiç vazgeçmemiş ve 1933 yılında Yüksek Mühendis Mektebi’nden başarıyla mezun olmuştur.
Sabiha Rıfat’ın Gürayman’ın hayatının konu alındığı “Uçan Parmaklar” adlı belgeselde Gürayman’ın dayısının kızı Türkan Yurdagül onun çalışkanlığını okumaya olan hevesini şu sözlerle dile getiriyor:
“Çok akıllı bir kızdı ben onu okutmak için İstanbul’da kaldım derdi babam. Gece yarısı bir bakarım ki gaz lambasını yakardı diyor. Ne oldu Sabiha derdim dayıcım bir yere takıldım oraya çalışacağım dermiş o da dermiş ki uykunda da mı anlatıyorsun sen bunları. Çok çalışkan her tuttuğunu koparan bir kızdı derdi ve babam onu çok severdi.”
Dünyada ilk kadın mühendis olduğu düşünülen Elizabeth Bragg 1876 yılında Berkeley’den mezun olurken neredeyse yarım asırlık bir farkla Türkiye’de ilk iki kadın mühendis 1933 yılında mezun olmuşlardır.
Sabiha Rıfat Gürayman, Yüksek Mühendis Mektebi’ni bitiren ilk iki kadından biriydi. Arkadaşı Melek Ertuğ’un evlenerek mesleğine devam etmediği için iş hayatında bir süre yalnız kalmıştı.
Çalışma hayatına Ankara Bayındırlık Müdürlüğü’nde başlayan Sabiha Hanım, daha sonra Bayındırlık Bakanlığı’na geçti. Ülkenin değişik yerlerinde birçok okul, hükümet konağı ve resmi binanın yapımında görev aldı.
Bunlar arasında en önemli çalışmalarından olan Anıtkabir ve TBMM inşaatlarında 10 yıl çalıştı. İnşaatı sırasında başmühendisliğini yaptığı Anıtkabir’in Hürriyet Kulesi’nde bir fotoğrafı sergilenmektedir. Ankara’nın Beypazarı ilçesinde “Kemer Köprüsü” nün inşaatında çalışması nediniyle köprü yöre halkı nedeniyle “Kız Köprüsü” olarak nitelendirilmişti